Yaşadığımız coğrafyada hemen hemen her konuya yönelik deyim ve atasözlerimiz dikkati çeker. Bir atasözümüz vardır ki benim de yaşanan bir durum sonrasında sıkça duyduğum ve bazen de kullandığım “Olmuşla ölmüşe çare yok” atasözümüzdür. Gerçekleşen bir durumu geri getirme gibi bir durum söz konusu değildir. Fakat gerçekleşen bir durum karşısında oluşan zararı telafi edebilmenin en güzel yolu nedir, diye düşünsek cevabın sigorta olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Neden bunları yazıyorum diye merak ediyorsunuzdur? Hemen anlatayım. Geçen hafta sonu bir arkadaşımla karşılaştım. Arkadaşım evine hırsız girdiğini ve maddi olarak ciddi kayıpları olduğunu anlattı. Maddi kaybın yanında özel eşyalarının karıştırılmasının da çok rahatsız edici olduğunu belirtti. Arkadaşıma ilk sorum, “Sigortan var mı?” oldu. Uzun yıllar sigortası olduğunu fakat oturduğu sitenin güvenliği olduğu gerekçesi ve sigortada poliçe yenilememedeki en büyük bahanemiz olan kaç yıldır başıma bir şey gelmedi yaptırmasam da olur düşüncesi ile son iki yıldır konut sigortası yaptırmadığını belirten arkadaşım, “keşke” cümlesini üstüne basa basa tekrarladı. Bende ya 9 yıl önce evine hırsız giren ve hasar gören biri olarak arkadaşımı çok iyi anlıyorum. Benim de söz konusu hırsız olayında evimin sigortası yoktu. Benim bahanem çok yeni taşınmış olmanın verdiği unutkanlıktı. Fakat hatırlıyorum ben de o zaman “keşke” demiştim ve o zaman kiracı olarak ikamet ettiğim eve hemen sigorta yaptırmıştım.
Bu bende bir alışkanlık oldu.
2 yıl kadar önce yaşadığımız şu anki evimize taşındığımız gün çalıştığım sigorta şirketini arayarak, evimizle ilgili gerekli bilgileri vererek ve teminatlar konusunu detaylı konuşarak konut sigortamı yaptırdım. Bu nedenle çok huzurlu ve güvende yaşıyoruz. Arkadaşım da yaşadığı olayın ardında hemen sigortasını yaptırdı.
Tabii ki bu durum hep zarar gördükten sonra yaşanan acı tecrübe kaynaklı sigortaya sarılma ihtiyacı. Fakat unutmayalım acı tecrübelerle öğreniliyor olsa da sigorta yaşanan kayıpları bir nebze de olsa yerine tekrar koyma amacını taşıyor. Konut sigortaları tahmin edildiğinin çok altında primleri olan bir sigorta ürünü. Hatta poliçe tutarı taksitlendirilebiliyor ve böyle olunca da aylık çok cüzi ödemesi oluyor. Teminatları ise genel olarak, yangın, hırsızlık, cam kırılması, mali mesuliyet, grev lokavt kargaşalık ve halk hareketleri, terör, dahili su basması, fırtına, seylap, deprem ve assistans hizmetlerini kapsıyor.
Günümüzde başta hayatımız olmak üzere sağlığımız, evimiz, arabamız, işimiz, işyerimiz, bilgisayarlarımız, telefonlarımız, kredi kartlarımız vs tüm sahip olduğumuz varlıklarımızı sigortalayabiliyoruz. Unutmayalım sigortalıyoruz ki olası zor bir günde sırtımızı dayayabileceğimiz bir güç olsun diye.
Yorumlar
Yorum Gönder